Borçlar Hukuku

Borçlar Hukuku, bireyler ve tüzel kişiler arasındaki malvarlığı ilişkilerini düzenleyen hukuk dalıdır. Bu hukuk dalı, borç ve alacak ilişkilerini, sözleşmeleri, tazminatları ve diğer hukuki yükümlülükleri içerir. Borçlar Hukuku’nun temel amacı, taraflar arasındaki hak ve yükümlülüklerin düzenlenmesi, hakkaniyetin sağlanması ve ihtilafların çözümüdür.

Türkiye’de Borçlar Hukuku, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) başlığı altında düzenlenmiştir. Bu kanun, 2001 yılında yürürlüğe girmiştir ve daha önce yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nu yürürlükten kaldırmıştır. TBK, borçların doğumu, ifası, sona ermesi gibi konuları detaylı bir şekilde düzenlerken, sözleşmelerin yapılması, ihlali, sona ermesi gibi konuları da kapsar.

Borçlar Hukuku’nun temel kavramları şunlardır:

  • Borç İlişkisi: Borçlar Hukuku’nun temel unsuru olan borç ilişkisi, bir tarafın diğer tarafa bir edimde bulunma yükümlülüğünü içerir. Edim, genellikle bir şeyin verilmesi, yapılması veya saklanması gibi bir eylemi ifade eder.
  • Sözleşme: Borçlar Hukuku’ndaki en temel unsurlardan biri olan sözleşme, taraflar arasında bir veya birden fazla edim taahhüdü içeren anlaşmadır. Sözleşmeler, tarafların haklarını ve yükümlülüklerini düzenler.
  • Alacak ve Borç: Borç ilişkisinde, bir tarafın edimi yerine getirmediği durumda borçlu, diğer taraf ise alacaklı olarak adlandırılır. Alacaklı, edimi yerine getirilmesini talep ederken, borçlu ise edimi yerine getirmekle yükümlüdür.
  • Hakların İhlali ve Tazminat: Borçların yerine getirilmemesi veya eksik yerine getirilmesi durumunda, alacaklı tarafın zararı ortaya çıkabilir. Bu durumda alacaklı, zararını tazmin etmek için tazminat talep edebilir.
  • İfa Yerine Getirme: Borçlu, borcunu ifa ederek (yerine getirerek) borcunu sona erdirebilir. İfa, edimin eksiksiz olarak gerçekleştirilmesini ifade eder.
  • Sözleşmenin Sona Ermesi:
  • Sözleşmeler, tarafların anlaşması, sürenin dolması, ifanın gerçekleşmesi gibi sebeplerle sona erebilir.